main.conidition; Conflict, development pressures, and global climate change threaten this historic site.
Kaynaklarda 15.yüzyıl eseri olarak geçen yapının Melkitler ve Jakobitlere hizmet verdiği anlaşılmaktadır. Osmanlı zamanında bir vakfiye tarafından satın alınan “San Sesko” adı en çok bu kiliseye uymaktadır. Minaresiz ve duvar resimlerinin düzenlenmemiş iç yapısıyla sıradışı bir cami olarak kullanıldığı, adından dolayı buranın ‘Tabakçılar’ olarak anılan deri işleyicilere ayrıldığı anlaşılmaktadır. Bir süre tabakhane (debbağhane) olarak kullanılan yakınındaki Ermeni kilisesindeki çalışan tabakçılar tarafından değerlendirildiği düşünülmektedir. Bu da ibadet eyleminin bir mekanla değil inançla ilgili bir değer olduğunu anımsatmaktadır. Tek nefli yapının apsisi tonoz yüksekliği ile aynı seviyededir ve yarım bir kubbeyle örtülmüştür. Küçük bir yapı olması nedeniyle olsa gerek, payandaları yoktur. Batı,Kuzey ve Güney cephelerinde birer kapısı vardır. Yapı stili olarak C.Enlart tarafından Fransız,Aragones ve Bizans sanatının karışımı olarak değerlendirilmiştir. 1937-39 arası elden geçirilip, 2018 yılında UNDP tarafından bakımı yapılmıştır.